Boşanmalarda Çocuğun Psikolojisi Nasıl Etkilenir

İnsanoğlunun fıtratında yalnız yaşamak yoktur.

Daima kendine bir yoldaş ister.

O yüzden belli bir yaşa geldiğimizde hayatımızın geri kalanını birlikte geçirebileceğimiz bir insan ararız ve bulduğumuz zaman ise evlenerek hayatımızı birleştiririz.

Büyüklerimiz, ”Evlilik bir kumardır.” derler.

Gerçekten de öyle.

Kimi zaman hayatımızın aşkını bulur ve ömür boyu mutlu yaşarız.

Kimi zaman ise doğru kişiyi bulduğumuzu sanırız ancak işler yolunda gitmez.

Ayrılık kararı alındığında ise aile fertleri arasında büyük bir yıkım olur.

Her birey kendi içinde yaşar bu yıkımı ve herkes yıpranır.

Hele de çocuk varsa..

En çok eşlerin yıkım yaşadığı düşünülse de bu durumdan en çok çocuklar etkilenir.

Çocuklar doğduğu andan itibaren ailelerini göz önüne alır ve davranışları ona göre şekillenir.

Anne ve babası bir çocuğun ilk idolü olur.

Onların ayrı olma ihtimali bir çocuğun aklının köşesinden dahi geçmez.

Ve böyle bir durum olduğunda ise psikolojik açıdan omuzlarına büyük bir yük biner.

Artık hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağının farkında olurlar ve bu durumda her çocuğun tepkisi farklı olur.

Kimi içine kapanıp sessizleşirken kimi öfke birikimini yansıtır.

Kimisi ise aslında hayatında hiç bir şey değişmemiş gibi davransa da içindeki fırtınaları dışına yansıtmamayı seçer ve aslında en tehlikelisi de budur.

Çünkü içinde biriktirdiklerini ne zaman dışarı vuracağı, ne zaman patlayacağı bilinmez.

Ve genelde en büyük yıkımı bu çocuklarda görürüz.

Çocuklar aileleri boşandığında artık sevilmediğini düşünürler veya şımarıklık dediğimiz ruh haline bürünebilirler.

Sevildiklerini hissedebilmek için kimi zaman mantıksız yollara başvurabilirler.

O yüzden boşanma kararı aldığımız zaman eğer çocuk varsa onun da psikolojisini düşünmek zorundayız.

Aile kurmak ve onu ayakta tutmak zordur.

Yıkmak ise çok çok kolay.

Ancak yıkarken bunun doğuracağı sonuçlara hazır mıyız önce bunu düşünmek lazım.

Hepinize ömür boyu mutlu bir hayat dilerim.