Bebeklerde Zekâ

Zekâ eski tecrübelere dayanarak, yeni problemleri çözebilme yetisi olarak tanımlanmıştır. Bu tanımdan ilerlersek bebeğinizin henüz hayat tecrübesi çok sınırlı olduğu için büyük bir zekâ sahibi dememiz yanlış olur.

Bebekler her zaman tetikte, duyarlı ve öğrenmeye çok heveslilerdir. Milyarlarca beyin hücresi içeren muhteşem bir beyin ile donatılmışlardır; böylelikle zekâlarını geliştirmek için zaman tanındığında, muhteşem bir potansiyelleri vardır.

Bebeklerde Öğrenme İşlemi

Bebekler her gün ve her hafta yeni bir şeyler öğrenmekte ve bunları hafızalarında depolamaktadırlar. Bebeğinizin vücudu güçlendikçe, aynı şekilde beyini de daha iyi bir şekilde programlanmış olacaktır.

Fakat öğrenmesi gerekli birçok şey vardır ve uzun seneler geçmesi gerekmektedir. Beynin birçok tecrübe toplaması ve bu topladığı tecrübeler sayesinde bir yetişkin olarak hayat ile yüzleşebilmesi için henüz daha çok erkendir.

Bebeğinizin iyi bir başlangıç yapması ve etrafında zengin veri girişi yapabileceği şeylerin olması onun için büyük bir avantaj olacaktır. Ona yardım edecek birçok duyusu bulunmaktadır; bunları duyma, görme, tatma, dokunma, koklama, denge ve ısı olarak sıralayabiliriz.

Bunların hepsi bebeğinizin algısını arttırmaktadır. Henüz gelişmekte olan vücudu, bebeğin yapmak istediklerini tam olarak yerine getiremese de, bu zaman sürecinde edindiği tecrübeler kayıp değildir. Bunlar hatırlayabileceği hatıra ve anılar olamayabilir, fakat beyinin hücreleri arasında bir yerlerde saklı kalacaktır.

Beyin Hücreleri

Çocukların beyinleri bir yetişkine göre çok daha yoğun çalışmaktadır. Bebeklerin beyin hücreleri tıpkı bir emici görevi görmektedir ve tüm bulabildikleri bilgileri emerler.

Bu bilgilerin, organize olabilmesi için beyin hücrelerinin birbirleri ile iletişime geçmesi gerekmektedir. Bu iletişim, sinapslar (sinir kavşağı) ile sağlamaktadır. Yeni doğan bir bebeğin yaklaşık 10 milyar nörona bağlı 2.500 adet sinapsı bulunmaktadır. İki yaşında bir çocuğun sinaps sayısı nöron başına 15.000 adet olmaktadır ve bu rakam bir yetişkininden çok daha fazladır.

Yetişkinlerin daha az bağlantılarının olmasının sebebi, zaman geçtikçe bu bağlantıların bazılarının yok olmasıdır; kullanılanlar daha da güçlenir fakat kullanılmayanlar kaybolur gider.

Çocuklar beyin snapslarının yoğun olduğu zaman, her şeyi emmeye başlarlar; fakat zaman geçtikçe beyin seçici olmaya başlar.

Bebeklerin Zihinsel Gelişiminde Çevrenin Önemi

Bebeklerin zihinsel gelişiminde genetik faktörler tabi ki de çok önemlidir; çocukların zekâlarının ileride daha çok üst seviyelerde olabilmesi için bebekken zengin ve çeşitli bir ortamda büyütülmüş olmaları büyük rol oynamaktadır.

Çeşit zenginliği olmayan verimsiz bir ortamda yetişen bebeğe kıyasla, zengin bir ortamda yetişen bir bebek, çok daha fazla avantajlara sahip olacaktır.

Bebeğiniz ile ne kadar çok konuşulursa, müzik dinletilirse, görsel olarak heyecanlandırılırsa ve sosyal aktivitelerde bulunursa o kadar çok zihinsel olarak uyarılmış olacaktır.

Aynı zamanda ne kadar çok fiziksel aktivitelerde de bulunursa yetişkinliğe girdiğinde o kadar daha çok canlı, zeki, duyarlı ve uyumlu bir kişi olacaktır. Günlük olarak ne kadar çok oynar ve keşifçi olursa ileriki hayatında da o kadar çok yaratıcı olacaktır.